Geçen hafta içinde P&G Gebze fabrikasında yaşanan rehine krizi ile bu hafta İstanbul Çağlayan Adliyesi’ndeki terör eylemi girişimi işyerinde güvenlik konusunu gündem getirdi

Posted by

Feramuz ERDİN

İstanbul Çağlayan’daki Adliye binasında alınan tüm güvenlik önlemlerine rağmen teröristlerin İlk Savunma Hattında gerçekleştirdiği silahlı eylem sonucunda olay yerinde bulunan bir vatandaşımız hayatını kaybetti, olaya müdahale eden iki polisimiz de yaralandı. İki terörist ise olay yerinde ölü olarak ele geçirildi.

Daha önce de üzerinde patlayıcı düzenek olduğu iddia edilen bir şahıs P&G Gebze’deki fabrikasına girmiş ve bazı çalışanları silahla rehin almıştı. Rehineler uzun süren ikna çabalarının yetersiz kalması üzerine yapılan operasyon ile kurtarılmıştı. Şans eseri olayda saldırgan da dâhil ölen ve yaralanan olmamıştı.

İŞYERİNDE GÜVENLİK

Şirketlerin çalışanlarının emniyetini ve can güvenliğini sağlaması “gözetim yükümlülüğü” ilkesi çerçevesinde çıkarılan yasal mevzuat ve şirketlerin kendi iç politikaları ile düzenlenmiştir. Bazı şirketler mevzuatın getirdiği zorunlulukların da ötesine geçip işyerinde SIFIR OLAY hedefi koyarak oradaki iş sağlığı ve güvenlik hedefini belirlemişlerdir.

Çalışanların karşı karşıya kalacağı her türlü olaya karşı güvenlik ve iş güvenliği tedbirlerini çeşitli kademelerde uygulayan şirketler vardır. Böylelikle hem kurumsal imajlarını korumayı hedeflemekte hem de personelinin can ve mal güvenliğini sağlayarak kurumsal sorumluluğunu yerine getirmektedir. Böylelikle muhtemel adli, idari ve hukuki süreçlerin tarafı olmamayı da başarmış olmaktadır.

İŞYERİNDE SİLAHLI ŞAHIS

Bazen alınan güvenlik tedbirlerinin yüzeysel kalması ve amaca hizmet etmemesi dolayısıyla işyerine dışarıdan saldırıların düzenlenmesi mümkün olabilmektedir. Burada hedef çalışanlardan biri veya birkaçı olabileceği gibi şirketin markası veya faaliyet amacı da doğrudan hedef seçilebilir. P&G olayında hedef çalışanlar değil şirketin faaliyeti olsa da mağdur olanlar doğal olarak çalışanlar olmuştur.

Bir silahlı çatışma tehlikesi bulunduğunda çalışanın kendisini koruyacak şekilde pozisyon alması en doğru seçenektir. Silah kullanılmasının söz konusu olduğu yerlerde ya tamamen saklanmalı ya da açık bir alandaysa hedef küçültme amacıyla doğrudan yere yatılmalıdır.

REHİN ALMA

Rehin alma olayının bir ucu açıktır. Yani saldırgan bir şekilde kendi amacı doğrultusunda çözüm sunacak bir müzakere aramaktadır. Zaten ilerleyen süreçte konunun uzmanları devreye girerek müzakere sürecini başlatacaktır. Bu da yetersiz kalırsa bir kurtarma operasyonu yapılması gündeme gelebilecektir.

Rehin alınan kimselerin dikkat etmesi gereken başlıca durumlar şunlardır:

Sinirlilik ve aşırı tepki: Saldırgan karşısında sinirli ve gergin hareketler sergilemek ve aşırı duygusal tepkiler vermek ve hatta ağlamak vs. doğru değildir. Durumun ciddiyetinin farkında olunmalıdır. Kahramanlık sahneleri sadece filmlere özgüdür.

Göz teması: Saldırgan ile gereksiz göz teması kurmak veya onu bakışlarla yargılamak uygun davranışlar değildir.

Talimatlara uyma: Saldırganların can güvenliğini tehdit etmeyen bazı talimatlarına uymakta tereddüt göstermemek gerekir. Ancak buradaki en büyük risk Stockholm Sendromu denilen olaydır. Saldırganlar ile hiçbir şekilde duygusal bağ geliştirmemek ve onların amacına gönüllü hizmet eder hale gelmemek gerekir.

Kolluk operasyonu ihtimali: Kolluğun bir operasyona karar vermesi halinde ise can güvenliğini sağlayacak şekilde kendini korumaya almak gerekir. Bununla ilgili detayları yukarıda vermiştik.

C OFFICE ÇALIŞANLARI

Bir işyerine yapılan saldırının doğrudan üst yöneticileri hedef alması beklenen bir durum olmalıdır. Her ne kadar bu yöneticilerin çalıştıkları odalar bazen ilave güvenlik tedbirlerine sahip olmuş olsa da bazı ofislerde kolaylıkla erişim imkânı bulunabilmektedir.

C Office yani üst yönetim çalışanları böyle bir durumda hemen diğer personelin arasına karışmayı ve kendisini anonim hale getirmeyi denemelidir. Çünkü zaten saldırgan kendisini muhtemelen birebir olarak tanımayacağı için sadece çalışma odası dolayısıyla hedef olma durumunu da bertaraf edecektir.

TAHLİYE

Ne tür bir olay başlamış olursa olsun binanın tamamen insandan arındırılması yani tahliye edilmesi esastır! Tahliyeye oradaki en yetkili yönetici karar vermelidir. Tahliye, anons sistemi kullanılarak başlatılabilir. Bir olayın yaşanmakta olduğunu öğrenen çalışanlar bir ikaza gerek kalmadan da binayı terk edebilir. Binada olayla ilgili olanlar dışında tek bir kimse bile kalmamalıdır.

Tahliye başladığı andan itibaren eş zamanlı olarak binaya insan ve araç girişleri de durdurulması gerektiği unutulmamalıdır.

Bina terör saldırısı tehlikesi nedeniyle boşaltılıyorsa, ikinci bir saldırı ihtimaline karşı toplu hedef olmamak adına mevcut toplanma alanında toplanılmaması ve herkesin dağılarak hedef küçültmesi seçeneği mutlaka değerlendirilmelidir.

patronlardunyasi.com

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir